6 Ocak 2013

herkes gider mi ?

2013'ün ilk yazısında daha hareketli ya da bir başka deyişle daha keyifli bir yazı yazmak isterdim bu güzelim Pazar sabahında ancak içimden gelmedi. Kim bilir belki de başka bir Pazar yazısına kısmettir eğlendirmek.

Cemal Süreyya'nın ''özlemek ölmekten iki harf fazla be çocuk'' dizeleri aklıma düştü bu sabah ve aklımdan ilk geçenleri revize dahi etmeden tüm samimiyetiyle dilim döndüğünce yazdım işte. Ebediyete kadar kaybettiğiniz oldu mu hiç ? Benim 2 kez oldu. önce babam ardından ise; annem. O yüzden ben hayatımda ki kişileri nereye koyup ne kadar değer vereceğimi bir parça daha iyi görebilir oldum. Hayat içerisinde var olduğun süreçte hem iyi hem de kötü sürpizler her daim seninle olacaktır. Başına gelen kötü şeyler için sadece oturup dizlerine vurup dövünürsen eğer; ne kimse seni mutlu edebilir ne de elindekilerin değerini asla bilemezsin. O yüzdendir ki nerede olmak istediğine, neyi yaşamak istediğine dahası kimi yaşamak istediğine yine kişi kendisi karar verir. Suçu ya da topu kadere atmak en kolayıdır. Peki sen hangisini seçeceksin kolay olanı mı yoksa tırnaklarınla kazıyarak yaşayacağın onurlu hayatını mı ? 

Yaşamayan bilmez ama herkes gider mi ? diye bir soru vardır ve cevabı ise; kaybettiklerinde saklıdır der ve susarım.









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder